//
Sinirbilim

Biyoloji ve Psikanalizin Geleceği: Psikiyatri İçin Yeni Bir Entelektüel Çerçeve (Yeniden)

Kandel’in psikanalizin biyoloji (ve sinirsel bilimler) ile işbirliğini öneren iki önemli makalesinin ikincisi: Kandel ER. Biology and the Future of Psychoanalysis: A New Intellectual Framework for Psychiatry Revisited. Am J Psychiatry 1999; 156:505–524

Özet: The American Journal of Psychiatry benim önceki “Çerçeve” makaleme yanıt olarak bazı mektuplar aldı. Bunların bir kısmını bu sayının başka bölümlerinde görebilirsiniz. Onları burada kısaca yanıtladım. Ancak, bazı mektupların doğurduğu bir mesele daha ayrıntılı bir yanıtı hak etmektedir: biyolojinin psikanalizle ilgisinin olup olmadığı meselesi. Kanımca bu konu psikanalizin geleceği için o kadar merkezi önemdedir ki, kısa bir yorumla geçiştirilemez. Bu yüzden psikanalizin geleceği için biyolojinin önemini özetlemeye çalışan bu makaleyi yazdım.

“Psikolojideki eğreti fikirlerimizin hepsinin muhtemelen bir gün organik bir altyapıya dayanacağını unutmamalıyız.” 

Freud, “On Narcissism”

“Psikolojik terimleri fizyolojik ya da kimyasal olanlarla değiştirecek bir konumda olsaydık, açıklamamızdaki eksiklikler muhtemelen azalacaktı. [Fizyoloji ve kimya] bize en şaşırtıcı bilgileri verebilir; sorduğumuz onlarca yıllık sorulara hangi yanıtlarla döneceklerini tahmin edemeyiz. [Bu bilgiler] varsayımlarımızın derme çatma yapısının hepsini yerle bir edecek türden bile olabilirler.” 

Freud, “Haz İlkesinin Ötesinde”

20. yy’ın ilk yarısında psikanaliz zihinsel hayata dair anlayışımızda devrim yarattı. Bilinçdışı zihinsel süreçler, ruhsal belirlenimcilik (psişik determinizm), çocuk cinselliği ve belki de hepsinden önemlisi, insanların güdülenmelerinin akıldışılığı konularında dikkate değer bir yığın yeni içgörü  sağladı. Bu ilerlemelere karşın, bu yüzyılın [20. yüzyılın] ikinci yarısında psikanalizin başarıları pek de etkileyici olmadı. Psikanalitik düşünüş ilerlemeye devam etse de, çocuk gelişiminde bazı muhtemel ilerlemeler dışında, görece az sayıda parlak ve yeni içgörüsü oldu. En önemlisi ve en hayal kırıcı olan şey, psikanaliz bilimsel olarak evrim göstermedi. Özel olarak söylenirse, daha önce formüle etmiş olduğu heyecan verici fikirleri sınamak için nesnel yöntemler geliştirmedi.

Devamını oku: Sinirbilim

Tartışma

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum bırakın

İletişim

444 7000
Salı: 09:00-18:00
Perşembe: 09:00-18:00

Kategoriler

Blogdaki Yazıların ve Görsellerin Yasal Kullanımı Hakkında

© Hakan Atalay ve hakanatalay.wordpress.com. 2011-2019.

Bu malzemenin bir açıklamada bulunmadan ve yazardan yazılı izin almadan yetkisizce kullanılması ve/veya çoğaltılması yasaktır. Özgün içeriğe uygun ve özgül bir yönlendirme yapılması, [Hakan Atalay]ın ve [hakanatalay.wordpres.com]un tam ve açık kaynak gösterilmesi hallerinde alıntılar ve bağlantılar kullanılabilir.

Akbank Sanat'ta Yapay Zeka ve Aşk üzerine panel.
FB TV'de Depresyon üzerine söyleşi.
Follow Hakan Atalay on WordPress.com