PsikeArt, Temmuz Ağustos (10) 2010 (gülmek), sa. 10-17
Dünyayı yöneten yedi tanrı Tanrı güldüğünde doğdular. … [Onun] kahkahalarından sonra ışık göründü. … İkinci kez katıla katıla güldü; her yer su oldu. Üçüncü gülme patlamasında Hermes göründü; dördüncüde yaratma; beşincide yazgı; altıncıda zaman. Sonra, yedinci gülüşten önce Tanrı’ya korkunç bir ilham geldi, ama o kadar kuvvetle güldü ki, gözyaşlarından insan ruhu doğdu. (M.Ö. 3. yy’da yazılmış bir Mısır papirüsü’nden)
GİRİŞ
Yıllar önce, Umberto Eco’nun Gülün Adı kitabını okuyup bitirdiğimde, olayların geçtiği manastırdaki onca gizemli cinayetin ardında Aristo’nun “gülme” ile ilgili yazdıklarını “okurlardan” gizleme çabası olduğunu öğrenince şaşırdığımı itiraf etmeliyim. Okumayanlar için kitabın sonunu söylemiş oldum ama, bu saate kadar okumayanlar kaldıysa, yapabileceğim bir şey yok, ne yazık ki… Romanda, gizemli bir şekilde art arda rahiplerin öldüğü bir manastıra gelen “sorgucu”, ölen rahiplerin kütüphanedeki bu yazıları okudukları için öldüklerini anlıyordu,
